30 Ocak 2012 Pazartesi

İstanbul hikayem...

         Burası benim yaşadığım, doğmadığım ama her kaldırımını doğduğum şehirden daha iyi tanıdığım ve gönül verdiğim, içinde yaşadığıma şükrettiğim, başka bir şehre gittiğimde delicesine özlediğim, uzaktan bakanlara karmakarışık bir girdap gibi görünen fakat beni büyüleyen şehir, her saati bambaşka güzeldir bu şehrin, her hali bambaşka bir seyir hali...
  
        Kıyılarında dolaşırsın, yüksek binaları ve trafiği derttir ama onun içinde yaşayan, bilir ki biraz daha erken çıkılmalı yola bu şehirde, erken varmak istersen evine, akşam trafigi başlamadan çıkmalı mesela yada gün ağarırken...  Bu şehir zengindir çok, her kökenden her kültürden vardır bir parça, fotoğraf makinasını eline alıp sokaklarında bir salındın mı evine boş döndürmez seni öyle cömerttir... her enstantenesi başka bir hava başka  çizgiler taşır..

      Bu şehirde Sanatçı olunur..  Bu şehirde Fotoğrafçı olunur...  Bu şehirde yazar olunur..  Bu şehirde aşık olunur... Olunur da olunur..

      Bu şehrin yamaçları kalabalık gülücüklerle doludur... İki şekerli ince belli çaylar ve booll susamlı simitlerle doludur..

      Koyu mavi gözleri vardır bu şehrin ve sonbaharda saçları kızıla döner... bu şehir insanı gözlerine hapseder dalgalandıkça seyredersin, kıyılarına vurur tatlı mistik bir nağmeyle saray burnunun, gülhane çay bahçesinden yanında sevdiğin, semaverde çay, tatlı sohbetler eşliğinde gülümsersin...

     İstanbul, içinde sana aşık sakinlerin var bilir misin? Günbatımlarını gözlerini kırpmadan seyreden misafirlerin var, her gelen senin gökyüzüne bir kes olsun bakmadan gidemez ki...
     İstanbul, heybetli camilerinin minareleri hergün başka bir sesle atıyorlar masmavi gökyüzüne imza.. Ve bütün şehirleri kıskandıran güzelliğinin farkındasın aslında... 



                                              Günbatımların da Kaybolurum istanbul...

                                                  
                                                 Vapur sesleri ve martı çığlıkları eşliğinde
                                       bir yudum sıcak çayın tadını, hiçbir şehirde bulamam istanbul!


                                      Bahar da Koruların çiçeklerle bezenir gelin gibi olursun istanbul...



                                                      Akşam olunca insanlar sevdiklerine
                                    daha çabuk kavuşabilmek için koşar, sen sadece izlersin istanbul...

2 yorum:

  1. Öyle çok istiyorum ki İstanbul'da yaşamayı,İstanbul'u yaşayıp,orda yaşlanmayı..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şiddetle tavsiye edilir ve onunla aynı dili konuşursanız pişman olmayacagınıza emin olabilirsiniz.

      Sil